“Sympathique”, “Hang on Little Tomato”, “Hey Eugene!”, “Splendor in the Grass”, “Joy to the World”, “1969”, “A Retrospective”, “Get Happy”, “Dream A Little Dream” “Je Dis Oui” albümleriyle altın ve platin plak kazanan, Türkiye’de büyük bir hayran kitlesine sahip olan ve son olarak hazırlık çalışmaları 25 yılın üzerinde süren “Thomas Lauderdale Meets The Pilgrims” albümünü yayınlayan Pink Martini, Avrupa turnesi kapsamında Pasion Turca tertibi ile 30 Haziran’da Turkcell Vadi İstanbul’da Türkiye’deki hayranları ile buluşmaya hazırlanıyor.
“Je Dis Oui” albümünde birbirinden hoş müzikleri yorumlayan küme, Türk sevenlerine de büyük bir sürpriz yaparak “Aşkım Bahardı” şarkısına yer vermişti.
Pink Martini son olarak mesleklerinin başında dünya çapında ses getiren birinci albümleri “Sympathique” ile eş vakitli olarak kaydedilen ve uzun vakittir beklenen “Thomas Lauderdale Meets The Pilgrims” albümünü Heinz Records etiketiyle Mayıs 2023’te dinleyici ile buluşturdu. “Night and Day”, “Malagueña” ve “Rhapsody in Blue” üzere sevilen müziklerin yorumlandığı albüm 11 müzikten oluşuyor.
Kendilerini “Dünyanın değişik köşelerinden melodileri ve ritimleri bir ortaya getirerek çağdaş bir formda sunan müzik arkeologları” olarak tanım eden topluluğun müzikleri, La Casa De Papel’den The West Wing’den Desperate Houseviwes’a kadar birçok dizi ve sinemada de yer buldu.
Samurayların aşk müziklerinden 1930’ların Küba müziğine, Fransız şansonlarından Brezilya sokak müziklerine kadar dinlemesi en keyifli müzikleri seslendiren topluluk, China Forbes’un sıcak vokali, varlıklı repertuvarları ve sürprizleri ile 30 Haziran’da Turkcell Vadi İstanbul’da hayranlarıyla buluşacak.
PINK MARTINI Hakkında
“Pink Martini’nin hayatı seven gücünü ve özgünlüğünü sıkıştırabilecek bir kalıp ya da tarif yok…” BBC Music Review
Pink Martini 1994 yılında klasik piyano eğitimi alan Harvard mezunu Thomas M. Lauderdale tarafından Portland’da kuruldu. Pink Martini kurulduğu günlerde politik tutumu olan, sivil toplum örgütlerinin yardım ve bilinçlendirme gayeli tertiplerinde sahneye çıkan bir orkestra olarak yola çıkmıştı. Thomas M. Lauderdale’in Harvard’dan sınıf arkadaşı China Forbes, orkestraya 1995’te katıldı. The Boston Pops, San Francisco Senfoni Orkestrası, Hollywood Bowl Orkestrası ve Los Angeles Filarmoni orkestrası üzere ünlü orkestralarla varlıklı bir evrensellik yakalayan Pink Martini daha evvelki üç albümüyle 2 milyondan fazla satış sayısına ulaştı.
Pink Martini “Sympathique” isimli birinci albümlerini 1997’de yayınlar yayınlamaz Fransa’nın ünlü Victoires de la Musique ödüllerinde “Yılın Şarkısı” ve “En Güzel Yeni Sanatçı” kategorilerinde aday olarak milletlerarası bir fenomen haline geldi. 2004, yılında yayınlanan ikinci albümleri “Hang on Little Tomato”, Amazon albüm satışları listesinde 1 numara olmayı başardı. Kümenin üçüncü albümleri “Hey Eugene!”, hem Billboard en çok satan albümler listesinde birinci 30’da yer aldı hem de ikinci kere Amazon albüm satış listelerinde 1 numara olmayı başardı. Pink Martini “Splendor in the Grass” albümünü kendi plak şirketleri Heinz Records etiketiyle çıkardı.
Kendilerini “Dünyanın değişik köşelerinden melodileri ve ritimleri bir ortaya getirip çağdaş bir formda sunan müzik arkeologları” formunda tanım eden topluluğun kurucu üyesi piyanist Thomas M. Lauderdale, “Bir müzik belgeseli hazırlıyor üzereyiz; dünya vatandaşı ve müzik elçileri olarak, her vakit değişik kültürlerin geleneklerini, lisanlarını, tarihlerini bilmek ve çalışmak zorundayız. ABD’li bir grubuz, lakin vaktimizin büyük bir kısmını Avrupa’da geçiriyoruz. En büyük maksadımız, hangi kültürden olursa olsun, dünya üzerinde çok geniş bir dinleyici kitlesine seslenebilmek” diye ekliyor. Türkiye’deki konserleriyle büyük ilgi gören topluluk Türkiye sevgisini ülkemizdeki turnelerinde çektirdikleri fotoğrafları “Hang on Little Tomato” albümlerinin kartonetine taşıyarak göstermişti. Avrupa’daki birinci performansını Cannes Sinema Festivali’nde gerçekleştiren Pink Martini bilhassa Fransa, İspanya, Portekiz, Belçika, İsviçre, Yunanistan, Lübnan üzere ülkelerde kapalı gişe konserlere imza atıyor. Los Angeles, Oregon, Seattle, New Jersey, San Antonio ve Kansas City senfoni orkestralarıyla birlikte konserler veren topluluk, 2003 yılında Frank Gehry’nin mimari şaheseri Los Angeles Filarmoni’nin yeni meskeni Walt Disney Konser Salonu’nun açılışını yaptığı üzere 2005’te Türkiye’de de Kuruçeşme Arena’nın açılışını yapmıştı.
Televizyonların ünlü dizileri de Pink Martini müziklerini soundtrack olarak kullanmak için birbirleriyle yarışıyorlar. The West Wing’den Desperate Houseviwes’a kadar Pink Martini’nin müzikleri şimdiye kadar birçok ünlü dizide kullanıldı. 2011 sonbaharında 2 orijinal albüme imza atan Pink Martini, birinci olarak Saori Yuki ile “1969” albümünü akabinde da 17 yıllık öykülerini özetledikleri “A Retrospective” albümünü piyasaya çıkardı. Pink Martini’nin efsanevi Japon sanatçı Saori Yuki ile 2007 yılında “Taya Tan” isimli şarkıyı tekrar yorumlamasıyla başlayan ortak kıssası, 69 yılının en hoş müziklerini bir ortaya getirdikleri sıcacık albümleri “1969”da da sürdü. 1969 albümü “Blue Light Yokohama”, “Yuuzuki”, “Mayonaka no Bossa Nova (Gece Yarısı Bossa Nova’sı)” üzere Japonya’nın en ünlü müziklerini ve “Yoake no Scat (Yeni Bir Şafak Melodisi)” üzere Saori Yuki’nin en meşhur müziklerini içeriyor.
Albümde Fransızca, Japonca ve İngilizce 12 müzik bulunuyor. Jorge Ben’in “Mas Que Nada”, Peter Paul & Mary’nin “Puff, The Magic Dragon” ve Peggy Lee’nin “Is That All There Is” üzere ünlü müziklerine orijinal yorumlar getiren albüm, bir Japon efsanesi olan Saori Yuki’yi de Türkiye’deki sevenleri ile buluşturdu. Küme 2011 yılında, “1969” albümü ile tıpkı anda 17 yıllık mesleklerini özetledikleri ve 8 orijinal müzik ile destekledikleri “en iyiler- best of” çalışması “A Retrospective”i piyasaya çıkardı. 2013 yılında yayınladıkları “Get Happy” albümlerinde “Quizas Quizas Quizas”, “Sway”, “Smile” üzere unutulmaz yapıtları yorumlayan küme, Türk sevenlerine de büyük bir sürpriz yaparak albümde “Üsküdar” müziğine yer verdi.
2012 yılında Belkıs Özener ile “Aşkın Bahardı” müziğini birlikte yorumlayan Pink Martini, The Von Trapps ile “Dream A Little Dream” albümünü kaydetti. Sevinçli Günler sinemasıyla meşhur olan Captain ve Maria Von Trapp’ın gerçek torunları Sofia, Melanie, Amanda ve August von Trapp’ın da yer aldığı 8. stüdyo albümlerini 2014’te yayınladı. Pink Martini, 2016’nın sonbaharında 8 lisanda 15 müzik içeren “Je Dis Qui” albümünü çıkardı ve Türk hayranları için “Aşkım Bahardı” müziğini seslendirdi. 2017’de “Sympathique” albümünün 20. yılını içinde Ravel’in ikonik bestesi Bolero’nun da olduğu yeni bir basımla kutlayan kümenin kurucusu ve önderi Thomas M. Lauderdale’ın ünlü kabare müzikçisi Meow Meow ile kaydettiği albümü Hotel Amour 2019 yılının mart ayında dinleyiciyle buluştu.
Pink Martini 2019 yılında Heinz Record etiketiyle müzikçi, kelam muharriri ve gitarist Edna Vazquez ile birlikte Edna’nın orjinal müziği “Sola Soy” ve “Quizás, quizás, quizás” üzere unutulmaz klasik İspanyolca repertuvarın da yer aldığı 5 müzikten oluşan Besame Mucho EP’sini yayınladı.
Sesini birinci sefer 2018’de Pink Martini’nin “Exodus” single’ında duyduğumuz, müzikseverlerin hayranlıkla takip ettiği Jimmie Herrod ile birlikte yeniden birebir yıl kaydettiği 5 şarkılık EP Tomorrow’u müzikseverlerle buluşturdu.
Pink Martini Portland Oregon’da kaydedilen birinci streaming konserlerini 17 Aralık’ta “Home for Holidays” konseptiyle, 31 Aralık’ta “Good Riddance 2020” konseri ile dijital olarak dinleyicilerine sundu.
Pink Martini son olarak çığır açan birinci albümü “Sympathique” ile eş vakitli olarak kaydedilen ve uzun vakittir beklenen “Thomas Lauderdale Meets The Pilgrims” albümünü Heinz Records etiketiyle dinleyici ile buluşturdu. “Night and Day”, “Malagueña” ve “Rhapsody in Blue” üzere sevilen müziklerin yorumlandığı albüm 11 müzikten oluşuyor.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
