İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni merkez alan casusluk soruşturması, etkin pişmanlıktan yararlanan Hüseyin Gün’ün çarpıcı ifadeleriyle yeni bir boyut kazandı. Gün’ün savcılık ifadesinde, “OSINT” adlı istihbarat programı kullanılarak İBB’ye ait yüzlerce kurumsal e-posta ve şifreye erişildiği, bu bilgilerle belediyenin en hassas verilerine ulaşılabildiği iddia edildi. İddialara göre söz konusu çalışmalar, Ekrem İmamoğlu’nun seçim kampanyası ekibi tarafından biliniyor ve yönlendiriliyordu.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen ve kamuoyunda geniş yankı uyandıran ‘casusluk’ soruşturması kapsamında, şüphelilerden alınan ifadelerde önemli iddialar yer aldı. Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanma talebinde bulunan şüpheli Hüseyin Gün’ün ifadeleri ile İBB şirketlerinde üst düzey yönetici olan Melih Geçek’in beyanları, soruşturmanın seyrini değiştirebilecek nitelikte.
Hüseyin Gün’ün savcılık ifadesinde öne çıkanlar
Soruşturma kapsamında etkin pişmanlık hükümlerini talep eden Hüseyin Gün, savcılık ifadesinde oldukça çarpıcı iddialarda bulundu. Gün, Ekrem İmamoğlu’nun seçim kampanyası direktörü Necati Özkan’ın kendisinden “Osint” adlı açık kaynak istihbarat programını incelemesini istediğini belirtti.
İfadesinde, “Osint programının şemsiye bir program olduğunu ve bu şemsiyenin altında darkweb gibi internette hassas bilgiye ulaşılabilecek verilerin bulunduğunu” öne süren Gün, “Yaptığımız araştırmada İBB’ye ait çok sayıda kurumsal mail ve şifrelere ulaştık. Bu mail ve şifrelerle belediyenin en derinlerindeki bilgiye ulaşabilme kabiliyeti elde ettik” ifadelerini kullandı.
Hüseyin Gün, Necati Özkan’ın bu verilerin değerini ve ne anlama geldiğini çok iyi bildiğini iddia ederek, kendisinin hazırladığı analiz ve raporları Özkan aracılığıyla doğrudan Ekrem İmamoğlu’na ilettiğini öne sürdü. Gün, seçim sonrasında İmamoğlu’nu ziyaret ettiklerini ve kendilerine teşekkür edildiğini, bu nedenle İmamoğlu’nun tüm bu faaliyetlerden haberdar olduğunu savundu.
Melih Geçek’in savcılık beyanı
Soruşturma kapsamında ifadesi alınan ve İSTTELKOM Genel Müdürü olarak görev yapan Melih Geçek ise Hüseyin Gün’ün tüm iddialarını kesin bir dille reddetti. Geçek, savcılık ifadesinde Hüseyin Gün isimli şahısla hiçbir şekilde yüz yüze veya internet üzerinden görüşmediğini, Necati Özkan’ı tanımadığını ve Ekrem İmamoğlu’nun 2019 seçim kampanyasında herhangi bir görev almadığını beyan etti.
Geçek, Hüseyin Gün’ün bahsettiği toplantıya katılmış olabileceğini, ancak üzerinden altı yıl gibi uzun bir süre geçtiği için toplantının detaylarını hatırlamadığını ifade etti. “Üzerime atılı casusluk suçlamasını kesinlikle kabul etmiyorum” diyen Geçek, “Benim görevim sosyal projelere yönelikti ve herhangi bir suça dahlim söz konusu değildir” şeklinde konuştu.
Soruşturmanın seyri
Soruşturma kapsamında gündeme gelen “Osint” programı ve siber güvenlik unsurları, soruşturmanın teknik boyutuna ilişkin önemli ipuçları barındırıyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin bilişim sistemlerine ve veri güvenliğine ilişkin iddialar, kamu kurumlarının siber güvenlik altyapılarının önemini bir kez daha ortaya koydu.
Soruşturmanın hukuki sürecinde, şüphelilerin beyanlarındaki çelişkilerin nasıl değerlendirileceği ve delil zincirinin nasıl oluşturulacağı merak konusu. İddiaların ispatlanması durumunda, Türk ceza hukuku kapsamında ağır sonuçlar doğurabilecek bir sürecin başlayabileceği değerlendiriliyor.
Soruşturmanın genişleyen çerçevesi
Soruşturma kapsamında eski İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, seçim kampanyası direktörü Necati Özkan ve gazeteci Merdan Yanardağ’ın ifadelerinin alınmaya devam ettiği öğrenildi. Şüphelilerin sevk durumunun, tüm ifade işlemlerinin tamamlanmasının ardından netlik kazanacağı ifade ediliyor.
Savcılık soruşturmasının, sadece bireyleri değil aynı zamanda kurumsal yapıları da ilgilendiren boyutları bulunuyor. Soruşturmanın ilerleyen aşamalarında, siber güvenlik uzmanlarının bilirkişi olarak atanması ve bilişim sistemleri üzerinde detaylı incelemeler yapılması bekleniyor.
Sürecin, hem adli hem de idari boyutlarıyla ele alındığı bu karmaşık soruşturmada, tarafların iddia ve savunmalarının hukuki çerçevede değerlendirilmesi için yoğun bir çalışma yürütüldüğü aktarılıyor. Kamuoyu, soruşturmanın seyrini ve olası sonuçlarını merakla takip ediyor.











