Dünyada en sık görülen kanser tiplerinde birinci sıraya yükselen göğüs kanseri bayanları her devirde yakalayabiliyor. O denli ki göğüs kanseri gebelikte en sık görülen kanserler ortasında tekrar birinci sırayı alıyor. Araştırmalar, her 3 bin gebeliğin 1’inde göğüs kanseri geliştiğini gösteriyor. Üstelik günümüzde bayanların anne olma planlarını ileri yaşlara ertelemeleri nedeniyle gebelikte göğüs kanserinin önümüzdeki yıllarda daha sık görüleceği belirtiliyor. Hoş haber ise erken teşhis sayesinde göğüs kanserinin gebelik periyodunda de bebek ziyan görmeden tedavi edilebilmesi. Fakat, anne adaylarının göğüs kanserine ilişkin belirtileri gebelik sürecinde yaşanan doğal değişimler olarak düşünmeleri nedeniyle teşhiste çoklukla gecikme yaşanıyor. Acıbadem Ataşehir Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Metin Çakmakçı, erken teşhis için gebelik devrinde göğüste ele gelen bir kitle varlığında yahut doğal değişimlerde vakit kaybetmeden tabibe başvurulması gerektiği ikazında bulunarak, “Memede gelişen kitle yahut şişme üzere belirtiler asla ‘gebeliğin doğal sonucudur’ niyetiyle göz arkası edilmemeli. Çünkü, çok sık olmasa da bu belirtiler göğüs kanserinin habercisi olabiliyor” diyor. Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Metin Çakmakçı, ayrıyeten çocuk sahibi olmak isteyen her bayanın gebelik öncesinde göğüsle ilgili denetimlerini yaptırmasının son derece manalı olduğunu belirterek, “Gebelik öncesinde tabip tarafından göğüs denetimi ile ultrasonografi tetkikinin yapılması ve göğüs kanseri için yüksek risk kümesinde olan bayanların genetik danışmanlık almaları gerçek bir yaklaşım olacaktır” diyor.
SORU: Gebelik göğüs kanserinden korur mu?
Gebelikle ilgili göğüs kanseri, gebelik sırasında yahut gebeliğin akabinde bir yıl içinde görülen göğüs kanserlerini kapsıyor. Toplumdaki yaygın inanışın bilakis, gebeliğin göğüs kanserini önleyen yahut tetikleyen bir tesiri olmuyor. Gebelik devrinde en çok göğüs, rahim ağzı ve yumurtalık kanseri görülüyor.
SORU: Gebelikte göğüs kanseri tanısı neden gecikiyor?
Gebelikte göğüs kanserinin erken tanısı hem anne hem bebek için yaşamsal kıymete sahip. Lakin gebelik sürecinde göğüs kanseri teşhisinin genelde geç konulduğuna dikkat çeken Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Metin Çakmakçı, gecikmenin nedenlerini şöyle sıralıyor: “Geç teşhisin en yaygın nedeni, anne adayının kansere bağlı olarak göğsünde oluşan belirtileri gebelik sürecine ilişkin değişimler olarak düşünmesi. Ayrıyeten gebeliğin bilhassa ileri evrelerinde göğsün yapısı çok değiştiği için ultrason ve mamografiyi yorumlamak zorlaşıyor. Münasebetiyle anne adayının tabibe vaktinde başvurmaması ve radyolojik imgelerin yorumlanmasında zahmet çekilmesi nedeniyle gebelik periyodunda göğüs kanserine olağan popülasyona oranla biraz daha geç tanı konulabiliyor”
SORU: Erken teşhis için nasıl bir yol izlenmeli?
Meme kanserine erken devirde teşhis konulabilmesi için göğüste ele gelen bir kitle, göğüste ağrı, göğüs derisinde kızarıklık yahut hassaslık, göğüs ucundan akıntı gelmesi yahut göğüs ucundaki derinin kabuklanması ya da soyulması üzere durumlarda gecikmeden tabibe başvurulmalı. Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Metin Çakmakçı, ayrıca her bayanın gebelik öncesinde hiçbir yakınması olmasa bile tabibe göğüs muayenesini yaptırmasının değerli olduğunu vurgulayarak, “Kontrolde göğüs muayenesinin yanı sıra ultrasonogafi de yapıyoruz. Erken teşhis sayesinde tedavinin muvaffakiyet oranı yüzde 98 üzere hayli yüksek bir sayıya ulaşıyor. Ayrıyeten kansere gebelik öncesinde teşhis konabilmesi anne adayında oluşabilecek ağır ruhsal ve fizyolojik problemleri da azaltmış oluyor” diyor.
SORU: Göğüs kanseri tedavisi bebeğe ziyan verir mi?
Meme kanseri tedavisi bebeğimize ziyan verir mi? telaşını bu süreçte çabucak her anne – baba doğal olarak yaşıyor. Prof. Dr. Metin Çakmakçı, günümüzde bebeğe ziyan vermeyen tedavi protokolleri ile sağlıklı bir doğumun mümkün olduğuna işaret ederek, “Ancak bebeğin ziyan görmemesi için tedavinin kesinlikle genel cerrahi, tıbbi onkoloji ve radyasyon onkolojisi uzmanları, patoloji uzmanı, nükleer tıp uzmanı ile bayan hastalıkları ve doğum uzmanının katıldıkları bir gruptan oluşan multidisipliner yaklaşımla gerçekleştirilmesi çok önemlidir” diyor.
SORU: Gebelikte göğüs kanseri nasıl tedavi ediliyor?
Günümüzde tıp dünyasında yaşanan değerli gelişmeler ve edinilen tecrübeler sayesinde göğüs kanseri gebelik periyodunda de tedavi edilebiliyor. Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Metin Çakmakçı, bu devirde bebeği korumak gayesiyle tedavi protokolünde değişiklikler yapıldığını belirterek, kelamlarına şöyle devam ediyor: “Gebeliğin her periyodunda yapılabilen cerrahi teşebbüsle, kanserli bölge, bebeğe ziyan vermeden temizlenebiliyor. Kemoterapi bebekte anomali, düşük yahut erken doğum üzere komplikasyonlara yol açabileceği için gebeliğin birinci üç ayında ve son üç haftada kullanılmıyor. Bu süreçlerin dışında bebeğin gelişimi yakından takip edilerek kemoterapi tedavisi uygulanabiliyor. Göğüs kanserinin tedavisinde kullanılan hormon ve maksada yönelik tedavilerden ise bebeğin ziyan görmemesi için gebelik devrinde kaçınılıyor. Radyoterapi tedavisine ise bebeğin gelişimini durdurma riski nedeniyle gebelikte asla başvurulmuyor. Bu yola, gerek duyulması halinde doğumdan sonra başlanıyor” Prof. Dr. Metin Çakmakçı, göğüs kanserinde vakitle yarışıldığı için bebek sağlıklı yaşayabilecek kadar gelişmiş ise bazen doğumun öne alınabildiğini de kelamlarına ekliyor.
SORU: Göğüs kollayıcı cerrahi uygulanabilir mi?
Son yıllarda, erken teşhis sayesinde, yalnızca tümörlü alanı çıkarmayı kapsayan ‘meme esirgeyici cerrahi’ tekniği yaygın olarak kullanılıyor. Fakat gebelikte oluşan göğüs kanserinde birtakım durumlarda göğsün alınması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Metin Çakmakçı, “Örneğin radyoterapinin kesinlikle uygulanması gereken evrelerde, göğüs esirgeyici ameliyat yerine mastektomi, yani göğsün tümünü çıkaran ameliyat yoluna başvurmak durumunda kalabiliyoruz” diye konuşuyor.
SORU: Göğüs kanseri olan anneler emzirebilir mi?
Meme kanserinin tedavi sürecinde bebeğin emzirilmesi ekseriyetle önerilmiyor. Çünkü, emzirme sürecinde memeyi ameliyat etmek zorlaşırken çeşitli komplikasyonların gelişme riski de artıyor. Ayrıyeten göğüs kanserinin tedavisinde kullanılan kemoterapi ilaçları ve doğum sonrasında başvurulan amaca yönelik yahut hormon ilaçları da süt aracılığıyla bebeğe geçip, ziyan verebiliyor. Tedavisi tümüyle tamamlanan annelerin bebeklerini emzirmelerinde ise bir sakınca olmadığı belirtiliyor.
SORU: Göğüs kanseri tedavisinden sonra yine hamile kalınabilir mi?
Meme kanseri olan ve tedavisi tümüyle tamamlanan bayanların tekrar hamile kalmalarında bir sakınca görülmüyor. Fakat bayanların tedavileri tamamlandıktan sonra en az bir yılını sağlıklı geçirmiş olmaları, tekrar hamile kalmaları konusunu doktorlarıyla görüşmeleri ve gebelik sürecini doktorlarının nezareti altında geçirmeleri büyük kıymet taşıyor.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
