Araştırmaların sonucu Türkiye iktisadının ihracatta kur/fiyat rekabeti değil, dıştan alınanı dışa satmaya dayalı bir ekonomik özelliğe sahip olduğunu gösteriyor. Finans uzmanları global rekabet ortamında, güçlü bir finansal alt yapının ve bilimsel ihracatın uzun müddetli karlılığa götüreceğinin değerini vurguluyor.
Türkiye’deki ihracat firmaları, global pazarda pek çok zorluğa göğüs germek zorunda kalıyorlar. Bu zorlukların en başında ise; ‘Küresel Ekonomik Dalgalar’ geliyor. Dünya ekonomisindeki dalgalanmalar, yabancı pazarda kendini göstermek isteyen işletmeler için sarsıcı bir tesir oluşturabiliyor. İşletmeler ise rekabet ortamında kayıp yaşamamak ismine klâsik tahliller yerine bilimsel ihracata yöneliyor.
İşletmelerin finansal büyüme süreçlerine takviye veren en kıymetli öge ‘İhracat’
Yüksek rekabet, ticaret manileri, ödeme riskleri ve lojistik sıkıntılar işletmelerin küresel pazarda sıklıkla karşılaştıkları meseleler ortasında yer alıyor. İhracat piyasasındaki başka ülkelerin ihracatçılarıyla başa çıkmak için finansal planlamanın yanlışsız hazırlanmasının kıymetine dikkat çeken Finansal İdare Danışmanı Bikem İnce İnanç: ‘İşletmeler kıt kaynaklarını sonsuz muhtaçlıklarını karşılamak için kullanırken ‘bilimsel ihracata’ tartı vererek, şuurlu ve denetimli halde yurt dışına adım atmalı. Teşvikler konusunda hem yurt içinde hem de yurt dışında çok fazla fırsat ve imkân var. İşletmeler finansa dokunan bahislere gereken ihtimamı gösterir ise küresel pazarda karlılıklarını rahatça artırabileceklerdir. Yaklaşık 200 ülke çapında yapılabilen ayrıntılı pazar araştırmaları ile bilimsel bir ihracat geliştirme süreci izlemek, bu alanda süratle ilerlemeyi de beraberinde getirecektir. 2023 yılı Mart ayı bilgilerine nazaran, ihracat sayıları geçtiğimiz yılın tıpkı devrine kıyasla %2,5 artarak toplamda 61 milyar 588 milyon dolarlık fiyata ulaştı. İşletmelerin ihracat konusunda daha planlı hareket etmeleri ve bu alanı önceliklendirmeleri finansal manada güçlenmeleri için en kıymetli atılımların başında geliyor.’ kelamlarına yer verdi.
200 ülke çapında yapılan ayrıntılı pazar araştırması kaynakların yanlışsız kullanılmasına imkan sağlıyor
İnanç: ‘Bildiğiniz üzere herkes artık bir formda ihracat yapmak ya da ihracatı geliştirmek istiyor. Lakin maalesef gerçek gidiş yolları kullanılarak ilerlenmiyor. Bu sebep ile işletmeler, kıt kaynaklarını gerçek yönetemiyor ve istedikleri noktaya varamıyor. İhracat yapmak için artık körlemesine bir metot ile rakiplerinizin hareketlerini takip etmek, gereksiz fuar iştirakleri göstermek, yeniden boşa planlanmış seyahatlerle vaktinizi ve paranızı boşa harcamanız kâfi ve yanlışsız değil. Bunun yerine biz bilimsel ihracat öneriyoruz, her bir eser özelinde başka farklı hazırlanan ve 200 ülke çapında yapılan ayrıntılı pazar araştırması raporları ile potansiyel alıcı ülkelerin kim olduklarına, bu ülkelerin ticaret istikrarlarına ve bu ülkelerdeki potansiyel alıcılara ulaşmak mümkün. Buna ek olarak e-ihracat dediğimiz yurtdışı pazar yerlerinde de gerçek platformlarda, algoritmalara uygun biçimde yer almak bu alana girişteki en değerli husus. E-ihracat yapılacak platformların tespiti, hakikat mağaza pozisyonlandırma, reklamlar ve müşteri idaresi e-ihracatı geliştirmeniz için dikkat edilmesi gereken kıymetli alanlar. ‘açıklamasında bulundu.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
